Gitmeliyim çünkü burası benim için çok gürültülü”!
"Ama o kadar da gürültülü değil!"
Bir çok otizmli insan böyle bir konuşma yaptı. Genellikle ses veya doku gibi şeyleri diğerlerinden farklı algılayabilirler. Bunun nedeni, çoğu otizmli insanın duyusal işlemleme ile ilgili sorunları olmasıdır.
Duyusal işlemleme güçlükleri otizmin önemli bir parçası olsa da, otizmle ilgili daha geniş konuşmalarda genellikle gözden kaçarlar. Otizmle ilgili pek çok tartışma, yaşadıklarından hissettiklerinden ziyade otizmli insanların nasıl davrandıkları veya başkalarına nasıl göründükleri üzerine odaklanmaktadır. Teşhisten araştırmaya, eğitime ve hizmet sunumlarına kadar, “otizmli insanların davranışlarına” odaklanmak, gerçekte hissettiklerinin ve deneyimlerinin, onlara zararlı olabilecek bir şekilde göz ardı edilmesine yol açabilir.
Daha önce bahsettiğimiz konuşmayı düşünün. Sese duyarlı otizmli kişiler, duyusal işlemleme zorluğu olmayan biri sesin normal olduğunu düşünse bile, bir yeri çok gürültülü algılayabilir. Duyusal işlemlemede sorun yaşayan otizmli bir kişiye deneyimlerinin doğru olmadığını (ses yüksek değil, süveter kaşındırmıyor) söylemek, onların deneyimlerine değil, kendi deneyimlerinize ve hislerinize odaklandığınızı gösterir. Ve yalnızca kendi deneyiminize odaklanıyorsanız, duyusal işlemleme güçlüğü çekenlerin deneyimlerini daha yönetilebilir hale getirmenin yollarını aramanız daha az olasıdır.
"Otizm terapisi" olarak kullanılan en yaygın programlardan bazıları, davranışlarımızı normalleştirmeye odaklanır. Birinin bir odanın çok gürültülü olmadığını söylemesi gibi, bu terapiler otizmli olmayan kişilerin beklentilerine göre neyin “normal” olduğuna karar verir. Otizmli insanların otizmli olmayan davranışlarda bulunmasına odaklanmak, yaşadıklarımızı görmezden gelir ve sonuç olarak deneyimimizi daha da kötüleştirebilir. Örneğin, otizmli bir çocuk, sınıfındaki ışık onlar için çok parlak olduğu için bir masanın altına saklanıyorsa, o çocuğu sandalyesine oturmaya zorlamak yaşadığı sorunu çözmez. Bununla birlikte, yaptığı şey, çocuğun başa çıkma mekanizmasını ve bir sorunu olduğunu iletme yeteneğini ortadan kaldırmaktır.
Otizmli insanların duyusal işlemleme sorunlarıyla başa çıkmak için alabileceği birçok yaklaşım vardır. Ergoterapi, bazı otizmli kişilerin kendi duyusal işlemlerimiz hakkında daha fazla bilgi edinmelerine ve duyusal girdilerden daha az sıkıntı oluşturmasına yardımcı olabilir. Bununla birlikte, duyusal sorunlar için ergoterapinin deneyimlerimize saygılı olması ve asla zorlayıcı olmaması gerektiğini belirtmek çok önemlidir. Otizmli insanları acı verici veya rahatsız edici uyaranlara maruz bırakmaya zorlamak, ister problem davranışa çözüm olarak yapılsın, isterse size acı vermeyen bir şeyin bize acı verebileceğine anlayamayarak yapılsın, duyarsızlaştırma, farkındalık oluşturamama gibi zararlar verebilir.
Birçok otizmli insan, okulda veya işte ortaya çıkabilecek duyusal işlemleme sorunlarıyla başa çıkmak için adaptif araçlar kullanır. Uyum örnekleri arasında sınıfta veya işyerinde güneş gözlüğü veya gürültü önleyici kulaklık takmak veya sözlü talimatlar yerine yazılı talimatlar almak sayılabilir. İstihdamda, iş sorumlulukları duyusal sorunlara uyum sağlamak için de ayarlanabilir. Örneğin, bir mağazada çalışan bir kişi, günün sonunda mağazayı kapatırken çalışanların kullanması beklenen temizlik ürünlerinin kokusuna tahammül edemiyorsa, o kişiye yalnızca açılış vardiyalarının atanmasını isteyebilir.
Otizmli insanların duyusal ortamlarımızı düzenlemelerinin bir başka yaygın yolu da, sallanma, çırpma veya kıpır kıpır bir oyuncakla oynama gibi tekrarlayıcı davranışlardır. Bunları yapmak, beynimizin bunalmadan duyusal girdileri işlemesine yardımcı olabilir. Tekrarlayıcı davranışlar bazılarına garip gelse de, duyusal işlemleme sorunlarıyla başa çıkmaya yardımcı olmak için önemli bir araçtır. Başkalarına nasıl göründüğümüze öncelik vermek yerine bizim için neyin işe yaradığına odaklanmak için başka bir neden.
Bu yazıyı, kendimize ve başkalarına, yardım etmeye çalışıyorsanız, onları nasıl deneyimlediğinize değil, deneyimlediklerine odaklanmanız gerektiğini hatırlatmak için bir fırsat olarak kullanalım. Otizmli insanların ihtiyaçlarını ve bakış açılarını anlamak, otizmli insanlar ve duyusal işlemleme güçlüğü çeken herkes için daha erişilebilir ve kapsayıcı duyusal ortamlar yapmamıza yardımcı olabilir.